Sinema ya da TV dünyasında etkinlik gösteren, bu alanlarda isimlerini duyuran ünlüler kuşaklarla birlikte değişir. Bu konuyu takip edenler için bir sır değil bu durum. Bir döneme “en güzel”, “en yetenekli”, “en yakışıklı” olarak damgasını vuran isimler zamanı geldiğinde piyasadan uzaklaşıp farklı hayatlara yelken açar.
Elbette son nefesini verene kadar kariyerini sürdürenler de var ama çoğunluk, belli bir yaşa gelince yerini yeni nesillere bırakıp ve kendi köşesine çekilmekten yana.
Durum böyle elbette ama belli dönemlere damgasını vuran bu ünlüler, onları sinemada ya da ekranda izleyen kuşaklar tarafından da hiç unutulmaz. Dizileri ya da filmleri tekrar tekrar izlenir.
YAKIŞIKLI GÖRÜNTÜSÜYLE HAFIZALARA KAZINDI
İşte Türk sineması ve dizi dünyasında tam da böyle bir ünlü var. Birazdan onu hatırlayacağız… Kariyerinin zirvesini, 1980’ler ve 90’larda yaşayan bu ünlü kendi kuşağının en yakışıklı oyuncularından biri olarak hafızalara kazındı. Ama sadece bu kadarla kalmadı.
Hayatının gençlikten olgunluk dönemine geçişi sırasında yaşadığı bir dizi talihsizlik de filmlere konu olacak türden elbette.
O ünlünün adı geçtiğinde kime sorsanız size söyleyeceği ilk cümle “Ne kadar da yakışıklıydı” olacaktır. Biraz daha konuşursanız da cümlesini şöyle tamamlayacaktır: “Yaşını almış olsa da hala ne kadar da yakışıklı.”
Gelin bir dönem sinema ve TV dünyasına damgasını vuran, epeydir de artık Türkiye’de bile yaşamayan, kendine bambaşka bir çalışma alanı seçmiş olan bu ünlüyü bir hatırlayalım.
FOTOROMANLARDAN SİNEMAYA
Şimdi Kenan Kalav desek büyük olasılıkla yeni nesiller ilk anda onu hatırlamayacaktır. Ama yaşı 30’u ya da 40’ı geçmiş olanlar ya da daha ileri olanlar için bir dönemin hep hatırlanan oyuncularından biri o.
Şu anda 62 yaşında olan Kalav, fotoroman döneminde kariyerine başlayıp sonra sinema ve televizyona adım attı. Bir dolu dizide ve filmde kamera karşısına geçti.
Belli bir yaşa gelince de her ne kadar tamamen bağlarını kesmese de İspanya’nın Barcelona kenti yakınlarındaki küçük ama gözde bir tatil kasabasında restoran işletmeciliğine başladı.
BİR AİLE MESELESİYLE GÜNDEME GELMİŞTİ
Bir dönem sinema ve TV’nin en yakışıklı oyuncusu olarak hatırlanan Kalav, son olarak geçen yılın yaz aylarında tatsız bir aile meselesiyle gündeme gelmişti.
Eski evliliğinden dünyaya gelen tek oğlu Can’ın nişan törenine katılmayan Kalav, bu yüzden eleştirilmişti aynı zamanda.
Ama bu Kenan Kalav ile oğlu Can’ın aynı cümle içinde gündeme geldiği tek olay değildi. Ondan kısa süre önce de baba ile oğulun arasına üç milyon dolarlık bir miras girmişti.
Kalav; ailesinden kalan bu mirası oğluna haber bile vermeden kendi üstüne geçirdiği iddiasıyla konuşulmuştu. Hatta o dönemde söylenenlere göre bu yüzden oğluyla bağları bile kopmuştu.
ANNESİ ALMAN BABASI TÜRK
Alman Suzi Madlen ile Türk kimya profesörü Cevat Bey’in oğlu olarak dünyaya gelen Kenan Kalav, aslında sinemayla ilgili bir eğitim görmedi.
Özel Alman Lisesi’ni bitirdikten sonra Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksekokulu’nu bitirdi. Ardından da Münih’te turizm eğitimi aldı.
Onun gösteri dünyasında kariyer yapmasının yolunu açan ise özellikle 70’li yıllarda pek moda olan fotoromanlar oldu.
O dönemde kelimenin tam anlamıyla çılgınlık yaratan fotoroman dünyasına girmesini de fiziksel avantajı sağladı.
Yönetmenliğini Gani Turanlı’nın yaptığı fotoromanlarda kamera karşısına geçti. Ardından da Yeşilçam serüveni başladı.
ÖNCE KÜÇÜK BİR ROL SONRA BAŞROLLER GELDİ
Bu fotoromanlarda dikkat çeken Kalav ardından 1976 yılında Çaresiz adlı filmde küçük bir rol üstlendi. Bu şekilde başladığı sinema serüveni hızlı başladı.
İlk olarak 1984 yılında Hülya Avşar ve Meral Orhonsay ile kamera karşısına geçtiği Tutku adlı film geldi. Bu sayede de bir anda yıldızı parladı.
Bu filmi Bize Ne Oldu, Ömrümün Tek Gecesi, Suçlu Gençlik, Katiller de Ağlar gibi filmler için kamera karşısına geçti.
Kenan Kalav’ın TV seyircisinin gönlünde taht kurması ise başrollerini Aydan Şener ile paylaştığı Çalıkuşu dizisi sayesinde oldu.
Reşat Nuri Güntekin’in romanından uyarlanan dizide canlandırdığı Kamuran karakteri onu kelimenin tam anlamıyla şöhretin zirvesine taşıdı.
İSPANYA’DA DEMİR PARMAKLIKLAR ARASINDA
Tam da şöhretinin doruğundayken hayatını değiştiren büyük bir talihsizlik yaşadı Kenan Kalav. 1990 yılının 7 Kasım günü İspanya’nın Barcelona kentine gitti ve orada havaalanına iner inmez gözaltına alındı.
Çünkü bavulunda uyuşturucu bulunmuştu. 10 yıl hapis cezası aldı ünlü oyuncu. Bunun bir buçuk yılını hücrede geçirdi üstelik. Sonra altı kişilik bir koğuşa alındı.
Her ne kadar bu yaşadıkları kötü olsa da hayatının ondan sonrasını şekillendirmesine de yardımcı oldu. Demir parmaklıklar ardındayken dönemin ispanya Kralı Juan Carlos’a affedilmesi için bir dilekçe gönderdi.
Girişken kişiliği sayesinde cezaevi müdürünün postası olarak görev yapmaya başladı. Bu sayede cezaevinde sadece geceleri kalıyordu. Gündüzleri ise peşinde koştuğu bir hedefi vardı: Kendi işini kurmak! Zaten sonunda bunu başardı da.
AKLINDA HEP KENDİ İŞİNİ KURMAK VARDI… SONUNDA BAŞARDI
Kalav, 5 yıl cezasını çektikten sonra 1996 yılında şartlı tahliye ile özgürlüğüne kavuştu. Sürenin bitimi oyan 15 Mart tarihine kadar İspanya’da yaşadı.
O süreçte de Barcelona kenti yakınlarında bir balık restoranı işletti. Zaten bugünkü işinin temeli de bu girişimi oldu.
Kalav Türkiye ile bağlarını tamamen kesmemiş olsa da büyük ölçüde işi de yaşamı da İspanya’da sürüyor.
Barcelona yakınlarındaki gözde bir tatil beldesi olan Tossa de Mar’da bir restoran işletiyor bir zamanlar Yeşilçam’da fırtına gibi esen oyuncu.
Üstelik yıllar içinde restoran sayısını da artırdı. Üç tane restoranın ortaklarından biri Kalav. Bir tanesi de tamamen kendine ait.
Ama demir parmaklıklar ardındayken kafasında şekillenen girişimcilik sadece bununla sınırlı kalmadı. Kalav yine Barcelona yakınlarında bir pansiyonun da sahibi.
ÖZEL HAYATI DA ÇOK KONUŞULDU
Bir dönem Yeşilçam’ın en yakışıklı yıldızlarından biri olarak tanınan Kenan Kalav, yine kendisiyle aynı dönemin ünlülerinden Ahu Tuğba ile yaşadığı aşkla konuşuldu. İlk evliliğini 1989 yılında Nesra Tan ile yaptı. Tek oğlu bu evlilikten dünyaya geldi. 2006 yılında da Yeşim Sayınsoy ile evlendi. ama bu evlilik de uzun sürmedi.